BOLİVYA

41. Gün (21.09.2013)

Bolivya 'dan selamlar ;)



Öncelikle Bolivya fiyat bilgileri için döviz kur oranını paylaşalım. Ona göre aşağıdaki fiyatları TL ye çevirip fikir edinebilirsiniz.

1 Dolar = 6.7 Bolivyan

Sınırı 10 dakikalık bir işlem sonunda geçtikten sonra döviz bürosundan biraz Bolivyan yaptırıp çarşının sonuna doğru yürüdük. Bizim çocuklar minübüsün birine yanaştı, normalde minübüsler tur acenta aracı gibi görünsede, doldukça kalkıyor ve kişi başı 20 Bolivyana Tupizza' ya götürüyorlar. Sınırdan Tupizza yaklaşık 1.5 saat sürüyor.



Tupizza 'ya geldikten sonra yaklaşık yarım saat gezip geceyi geçireceğimiz bir yer aradık. Sonunda terminale çok yakın bir pansiyonda kişi başı 20 Bolivyana 2 oda tuttuk. Eşyaları bıraktıktan sonra biraz çevreyi gezdik ve yarın için Uyuniye kişi başı 50 Bolivyana otobüs biletlerimizi aldık.

------------------------------------------------------------------------------------------------------------

42. Gün (22.09.2013)

Tupizza 'dan selamlar ;)

Sabah zar zor kalkabildik ve otobüsün kalkmasına 5-10 dakika kala terminale gelip Uyuniye gidecek olan otobüsümüze bindik. Tupizza dan çıktıktan sonra 7 saat boyunca Uyuniye kadar sürekli taşlı topraklı yollardan, dağ sırtlarından ve çöllerden geçtik. Buralara daha asfalt uğramamış. Hayatımızda yaptığımız en farklı şehirler arası otobüs yolculuğu oldu. Dağlardan geçerken bir kaç kere Alpagalarıda doğasında görme fırsatı bulduk.






Bol hoplamalı zıplamalı yolculukta 2 kere mola verildi. Bolivya gerçekten çok fakir ve gelişmemiş bir ülke. Yolda geçtiğimiz köylerde tek göz evlerin bazılarında pencere bile yok. Tarlalarını kara sabanla süren bir çok köylü gördük. Onlar için bizim dünyamız çok ilerde. Traktör heralde onlar için en büyük zenginlik olurdu. Elektrik olmayan köylerden geçerken kadınların derelerde çamaşır yıkama manzaraları bu devirde şaşırtıcı geliyor insana.



7 saat süren yolculuğun sonunda Uyuniye ulaştık. Uyuni Dünyanın en büyük tuz çölüne ev sahipliği yapan turistik bir kasaba olmasına rağmen hiç gelişmemiş. Tuz çölünün dışında birde tren mezarlığı var onun haricinde 1 gün bile kalmak insanı sıkar. Çölün ortasında toz toprak ve hiç bir şey bulunmayan gereğinden pahalı çirkin bir kasaba.


Otobüsten indikten sonra geceyi geçireceğimiz bir pansiyona kişi başı 25 Bolivyana yerleştik. Sonra dışarı çıkıp bir şeyler yedik. Çorba, Pilav ve et ten oluşan gayet doyurucu bir menüye kişi başı 12 Bolivyan ödedik. Sonra yapacak hiç bir şey olmadığı için internet kafeye gidip blogu güncelledik. İnternet kafe saat ücreti 5 Bolivyan. İnternet o kadar yavaşki 3 saatte ancak işimizi bitirebildik.

------------------------------------------------------------------------------------------------------------

42-43. Gün (22/23.09.2013)

Sabah kalkar kalkmaz dünyanın en büyük tuz çölünü görmek için bir kaç acentaya tur fiyatı sorduk. Fiyatlar günübirlik kişi başı 80-100 Bolivyan arasında. Normalde bu fiyatlar sezonda daha yüksekmiş. Sezonda buralara yağmur yağınca tuz çölü dev bir ayna gibi görünerek uzaklık imgesini ortadan kaldırıp mükemmel manzaralar oluşturuyormuş. Gökyüzüyle yeryüzü tuz çölünde birleşip çok entresan görüntüler ve ışık oyunları gösteriyormuş. İnternette bu şekilde mükemmel fotoğraflar görebilirsiniz.

Bize tur fiyatları pahalı geldiği için tur satın almadık. Bizim Arjantinli çocukların dil avantajını kullanarak Coqueza ya giden köy otobüsüne kişi başı 15 Bolivyana bindik. Bu otobüs Coqueza ya giderken mecburi olarak bu tuz çölünden geçiyor. Yol üzerinde tuz otelinin yanından geçerken otobüsten indik.






Yaklaşık 1 saat kadar burada gezip fotoğraf çekildik. Tuz otelin sezon için tadilat çalışmaları vardı. Burada çalışan kamyonetlerden birinin şöförüyle Matiaz konuştu ve kişi başı 20 Bolivyan verip kendimizi Uyuni merkeze attırdık :D Böylece Uyuni tuz çölü bize kişi başı 35 Bolivyan gibi çok uygun bir rakama gelmiş oldu ;)









Kasaba merkezine geri geldikten sonra yaklaşık 20  dakika yürüyüp kasabanın çıkışında olan tren mezarlığına geldik. Burada da bir kaç kare fotoğraf çekip biraz dolaştıktan sonra tekrar merkeze geri döndük. Otobüs acentalarına La Paz için fiyat sorduk. Kişi başı 100 Bolivyan. Burası turistik olduğu için fiyat bu kadar yüksekmiş. Bizim Arjantinli çocuklar daha ucuza gitmenin yolunu pansiyon sahibinden öğrendi. Uyuniden La Paz a direk gitmek yerine yol üzerinde başka bir şehir Oruro ya 35 Bolivyana biletlerimizi aldık. Oruro 'dan da La Paz 15 Bolivyanmış. Böylece 100 Bolivyan yerine kişi başı 50 Bolivyana Uyuniden La Paz a ulaşmış olacağız.





Pansiyona geri gelip birşeyler yedikten sonra çantalarımızı alıp otogarın yolunu tuttuk. Akşam otobüsüyle Uyuni 'den Oruro 'ya 7-8 saat yine taş toprak  yollarda hoplaya zıplaya bir otobüs yolculuğu yaptık. Oruro 'ya 2-3 km kala asfalt yol başladı :)) Gece bir ara lastik patladı ve yaklaşık yarım saatte lastik değiştirme faslı sürdü. Oruro 'ya geldiğimizde saat sabah 4 tü. Hiç bekleme yapmadan 4.15 La Paz otobüsüne bindik(15 Bolivyan). Yol yaklaşık 4 saat sürdü. Sabah 8 gibi La Paza ulaştık. Matiaz buradan direk Copacabana 'ya gideceğini söyleyerek bizden ayrıldı. Bizde burada 1-2 gece kalıp Peru vizemizi alıp Copacabana ya geçeceğiz.


Terminalden bir taksiye bindik. Taksicinin tavsiyesiyle turistlerin yoğunlukta olduğu merkezde genelde İsraillilerin kaldığı bir hostele 4 kişilik odaya kişi başı 30 Bolivyan verip yerleştik. Sonrasında civar hostellere fiyat sorduk fiyatlar 35-50 Bolivyan arasında değişiyordu. Taksicinin getirdiği hostel hem fiyat hem konum bakımından gayet iyi çıktı.


Odamıza yerleştikten sonra hiç oyalanmadan gidelim Peru vizesini halledelim diyip hostelden ayrıldık. www.yarbanabiryolculuk.com dan edindiğimiz bilgiye göre bütün evrakları hazırlayıp La Pazdaki Peru konsolosluğundan vizemizi almaya çalışacaktık. Bu sırada bir baktık bankamatik kartı yok. Hemen döndük Hostele aradık çantaları boşalttık hiç bir yerde kart yok. Yanımızda parada yok. Neyseki internet bankacalığı kullandığımızdan dolayı hesabımızdaki bütün parayı Türkiye 'den bir arkadaşımızın hesabına geçirip Western Union 'la bize göndermesini sağladık. Bu bize bir gün kaybettirdi. Para ancak ertesi sabah elimize geçti. Bizde bu günü sağı solu gezirek geçirdik ve günü böyle sonlandırdık.

------------------------------------------------------------------------------------------------------------

44. Gün (24.09.2013)

Sabah erkenden kalkıp Wester Uniondan paramızı çektikten sonra Peru konsolosluğunun yolunu tuttuk. Türkiyeden gidiş dönüş uçak bilet fotokopileri, 2 adet vesikalık fotoğraf ve pasaport fotokopileriyle kişi başı 30 dolar vize ücreti hazır şekilde Peru konsolosluğuna ulaştık.

Konsolosluktaki görevli ingilizce bilmediği için Lucas İspanyolca durumu anlattı. Adam ilk başta buradan vize veremeyeceklerini falan söyleyip bizi postalamaya çalışsada sonrasında Lucas artık neler konuştuysa, görevli evraklarımızı alıp müdürün odasına gitti. Yaklaşık 10 dakika süren heyecanlı bir bekleyişin sonunda adam evraklarımızla birlikte geri gelip Lucas 'a birşeyler söyledi. Lucas bize göz kırparak, sınırda hiç bir ücret ödemeden vize vereceklerini söyledi. Böylece şaşkınlık ve sevinçle konsolosluktan ayrıldık. Hiç böyle bir şey beklemiyorduk. Ya vizeyi alacak yada vermezlerse rotamızı değiştirip kuzey Bolivya üzerinden Ekvatorun yolunu tutacaktık :))



La Paz da işimiz kalmadığı için bir gece daha kalmaya gerek duymadık ve hemen Hostele geri dönüp çantalarımızı alıp Terminale gittik. Copacabana 'ya kişi başı 25 Bolivyana biletlerimizi aldık.








Yol 3 saat sürdü. Otobüs 2.5 saat sonra Titiaca gölü kenarında bir kasabada durdu. Bütün yolcular otobüsten inerek Titiaca gölünü küçük motorlu kayıkla 2 Bolivyana geçerek karşı tarafa ulaştı. Otobüs bizden ayrı bir şekilde başka bir ulaşım aracıyla karşıya geçti.




Buradan tekrar otobüsle yol alarak 40 dakika kadar sonra Copacabana 'ya geldik. Otobüsten indiğimizde Arjantin/ Tilcara 'da tanıştığımız ve birlikte aynı kampta kaldığımız İtalyan arkadaşla karşılaştık. O burda bir restoran kafe de çalışıyormuş ve bize kişi başı 10 Bolivyana kalabileceğimiz hostelin adresini tarif etti. Hostele gittiğimizde gördüğümüz manzara şaşırtıcıydı. Yine Tilcarada beraber aynı kampta kaldığımız bir arkadaş daha burada kalıyordu:)) Ayrıca bu hostel çalışarak gezen gezginler ile doluydu. Kimisi akrobasi yapıyor, kimi çikolata topları yapıp satıyor, kimi incik boncuk bileklik yapıyor satıyor hem çalışıp hem geziyorlar. 5 yaşında çocukları olan genç bir çift bile vardı. Hatta 20 yaşında, 2 yıldır Güney Amerikayı gezen Amerikalı bir kızda marihuanalı kekler yapıp gezginlere satıyor :D Elinden hiç bir iş gelmeyen de restoran-barlar da, gelen geçen turistleri çalıştığı mekana çekmeye çalışarak para kazanıyor.



Biz bu hosteli çok sevdik. Eşyalarımızı yerleştirdiğimizde neredeyse bütün Hostel ahaliyle tanışmıştık. İtalyanı, Almanı, Fransızı, Arjantinlisi, Kolombiyalısı, Amerikalısı burda çok güzel bir ortam kurmuşlar. En kısa gezeni 7 aydır yollarda :D  Bizimde bu ortama adapte olmamız çok hızlı oldu. Hostelden çıktıktan sonra Profesör Gaston ve Lucas göle inen yoldaki kafe-barlar ile konuşarak hemen yarın için işlerini ayarladılar. Kişi başı 40 Bolivyan ve bir öğün yemek karşılığı kapıda durarak gelen geçen turisti çalışacakları bara-restorana çekmeye çalışacaklar. :D Bizde yarın çiğ köfte yapıp satacağız. Bütün Hostel ahali çalışırken biz çalışmayıp keyif sürersek ayıp olur. :D Hem bu bizimde işimize gelecek çünkü ciddi anlamda paramız azaldı ve ekonomi yapmamız gerekiyor:D




------------------------------------------------------------------------------------------------------------

45-46-47-48. Gün (25/26/27/28.09.2013)

Bolivya Copacabana 'dan selamlar :D

Burayı çok sevdik. Hostelde ki arkadaşlar, ortam, sıcaklık herşeyiyle kendimizi evimizdeki  gibi rahat hissediyoruz. Burada günlerimiz çok güzel geçiyor.

Kimi mutfakta bileklik kolye örerken kimi çikolata topları hazırlıyor kimi enstürman çalıp şarkı söylüyor. Çok sıcak bir aile ortamı var. Hostelin sahibide okadar rahat günde 2-3 kere uğrayıp milletten yatak parasını topluyor tüp bitmişse onu değiştiriyor sonra çekip gidiyor :D Sanki hostel burada kalanlara ait :D Bizde gündüzleri Çiğköfte veya İrmik Helvası yapıp satıyoruz. Günde 3-4 saat çalışıp geri kalan vakitimizde de muhabbet sohbet ederek zamanımızı geçiriyoruz ;)




Cobacabana 'nın sahil yolu ve sahile inen restoran- kafelerin bulunduğu cadde dışında pek bir şeyi yok. Ama burda artık esnafından turistine herkesi tanıyoruz:)) Sanki buralı olduk. Eğer bir gün buraya yolunuz düşerse Çiğ Köfteci Türkler derseniz kesin bizden bahsederler :D Zaten bizim Hostel ahali Cobacabananın kalbini tutuyor. Sokağın başından göle ininceye kadar bütün hostel ahalini çalışırken görmek mümkün :D Bu arada, bulgur bulamayıpta irmikten yaptığımız Çiğ Köfte burada çok tuttu :D Günde 25-30 tane çiğ köfte satıyoruz tanesi 5 Bolivyandan:D İrmik helvasını da burada yayalım dedik bir günde irmik helvası yapıp sattık ama çok tutmadı, birde az para bırakıyor :D Çiğ Köfteye devam :D







Akşamlarıda bazen sokakta veya hostelde bazende puplarda müzik yapıp eğlendik. Birlikte para toplayıp barbükü partisi verdik :) Cobacabanada her günümüz çok güzel geçti.









Yarın buraya veda ediyoruz. Lucas ve Profesör Gaston 10 gün kadar daha burada çalışıp para biriktirecekler sonra Peruya geçecekler. Matiaz ile Bizde yarın Peru yollarına düşeceğiz:D Bu arada hala Peruya sınırdan vize almadan geçip geçemeyeceğimizin garantisi yok. Belkide La Paz Peru Kolsolosluğundaki görevli bizi başından sallamak için Lucas'a birşeyler sallamış olabilir yarın göreceğiz ne olacağını :D

Copacabana 'da ki günlerimiz çok güzel ve keyifli geçti. Burayı esnafından Hosteldeki arkadaşlara kadar gerçekten çok özleyeceğimiz kesin. Biz okadar kendimizi buradan gitmeyecek gibi hissetmişizki ne yazıkki çok az fotoğraf çekmişiz tek eksiklik bu oldu bizim için :/ Türkiye 'ye dönüş yolunda tekrar Bolivyadan geçmek durumunda olacağımız için Bolivya ayağını çok uzun tutmadık. Ne de olsa tekrar bu topraklara ayak basacağız :))

6 yorum:

  1. Çok güzel geçiyor yolculuk anlaşılan. Ben şu çiğ köfte mevzusunda dalga geçiyorsunuz sanmıştım ama baya durum ciddiymiş :))
    Peru ile vizeler kaldırıldı artık el kol sallayarak gidiliyor haberiniz olsun.

    YanıtlaSil
  2. Gerçekten çiğ köfteci türkler sloganı ile orda iz bırakmanız harika ...yolunuz açık olsun kardeşlerim...

    YanıtlaSil
  3. Ne kadar harika bir yolculuk... Otobüsün içinde gerçekten bir kedi mi var tam anlayamadım:) Çig köfte yapıp satmanız ise inanılmaz...
    Keyifle izlemeye devam ediyorum.

    YanıtlaSil
  4. Teşekkürler Arkadaşlar ;) Perudan selamlar... Peruya elimizi kolumuzu sallaya sallaya hiç bir ücret ödemeden 3 aylık vizeyle ayak bastık :D

    Evet Özlem Otobüsün içinde 2 tavuk 2 köpek yavrusu birde kedi vardı :D

    Valla burda küçük bir dükkan açsak çiğköfte yapıp satsak Türkiyeden daha fazla para kazanacağımız kesin çok sevdiler :D

    YanıtlaSil
  5. siz bence vizenizin süresini uzattırıp ticarete atılın iyi para kazanırsanız Orta Amerika'yı da gezersiniz haiti,küba el salvador felan.Ama fazla özlettirmeyin :D :)

    YanıtlaSil
  6. ama iznin süresi de var tabi.Mezburen döneceksiniz

    YanıtlaSil